Kimine uzak, kimine yakın bir saraydır gönül. Kimi içinde kalır, kimi dışında. Kimi de gönülden habersiz yaşar gider… Yaşamak denirse buna! Kimi sultân olur yerleşir en güzel yerine taht misâli. Kiminin başına çöker girer girmez enkaz gibi.
Göz ve gönül arasında sıcak bir ilişki vardır. Muhabbet, aşk gözden girer ve gönülde yaşar. Birbirlerine göre hareket etmeyi çok severler ve genelde de öyle yaparlar ama bazen araları bozulur. Bozulmaya görsün! İşte o anda çatışma başlar aralarında. Göz hemen sırasını savar. Çünkü görüp seyredip sefasını sürer ve sonraları gönüle baskı yapar; “ben artık onu görmüyorum” diye. Gönül zahmet çeker gözün gördüğünü içinde tutmak için. Göz gördükçe gönül o nimeti taşımaya devam eder. Göz iki tanedir. Gönül tekdir ve tek başına yüklenir derdi.
Sonraları çatışma şöyle devam eder;
Gözden ırak olan;
Gönülden uzak olur.
Bu hepimizin dilinde olan bildiği meşhur bir sözdür. Ama ne kadar doğru?
Bu durum o kişinin gönlünün genişliğine ve darlığına bağlıdır. Gönlü dar olanın başka gönle, başka söze, başka muhabbete yeri olmaz.
Gözü de özü de kendinden başkasını bilmez, görmez. Gönlünden de gözünden de uzak kalır gayrı ne varsa…
Gözden ırak olan;
Gönülde yara, gözde yaş olur
Bu da kişinin vefasına bağlıdır. Vefadan nasibi olmayana anlatmak güçtür. Hele böyle bir zamanda. Vefanın zamanla ne ilgisi var demeyin. Zamanın her şeyle ilgisi var çünkü! Vefası olana ise diyecek sözümüz elbette yok. Kalbini selamlamaktan başka… Her adımı yaş, her günü yara içinde geçer vefalı bir kalbin. O yara da o yaş da şifadır.
Âşığı mâşukundan ayıran mesafeler değil, yeterince yanmayan kalbidir. Fâni varlığını aşk ateşiyle yakıp kül edenler için uzak ve yakın yoktur. Vesselam.
Gözden ırak olan;
Gönül de hasret, dilde dua olurmuş…
Uzaklık engel değildir böyle yüreklere. Çünkü asırları aşan bir silahı vardır bunların; Dua!
Hasretleri dua ile birleşir ve uzaklık aradan kalkar.
Gözden ırak olan;
Gönülde yuva yapar.
Eğer gerçekten gönül bağı kurmuşsan, kalbinin güzel bir köşesine oturtursun ve nereye gitsen, gelsen seninledir. Yokken bile hep vardır. Tüm yolların ona çıkar. Yeri gelir yol olursun. Önemli olan kalpte mukim olmaktır.
Kalbimde mukimsen istediğin yere git.
Gittiğin her yer gurbet
Ben ev sahibi …
Hatta öyleleri vardır ki; insanın yanı başındadır, dizlerinin dibindedir ama çok uzaklardadır. Sesin bile yetişmez yanındakinin kulağına. Öyleleri vardır ki; cisim olarak çok uzaktadır ama bırak dizinin dibini, kalbinin içinde kurulmuştur… Fısıltın ulaşır bir anda kalbine.
Vedalar gözleriyle sevenler içindir. Gönülden sevenlere veda yoktur. Uzaklık, yoktur. Ayrılık yoktur… Ârifi-billâh’ın buyurduğu gibi: “Sevgi var olduğu müddetçe ayrılık diye bir şey yok.
Sevgi yoksa beraberlik hiç olmamıştır.”
Ne demiş üstâd İsmail fakirullah Hz.
Anlarsa uzağım yakınımdır
Anlamazsa yakınım uzağımdır.
ve asırları aşan o kutlu hadis-i şerif; “Kişi Sevdiği ile beraberdir”
Sevgili yâr,
Biz mi uzaklaştırdık gözümüzden insanları.
İnsanlar mı bizi; görmeyince…
Kalemin daim olsun başarıların ve o engin güzel gönlün hep seninle olsun
Amin, varlığın ve desteğin için bin şükür…
Sevgili Korhan Kandemir,
Bu gönderiyi okurken gözlerimde yaşlar birikti. Gönül bağlarından ve aşkın gücünden bahsederken, kelimeleriniz kalbime dokundu. Özellikle “Gönülden sevenlere veda yoktur” cümlesi, ne kadar uzakta olursak olalım, gerçek sevginin bizi bir arada tutabileceğini güçlü bir şekilde hatırlattı. Ayrıca dua ile hasretin birleşmesi ve uzaklık engelini aşma fikri, gerçek sevgi ve sadakati anlatan çok güzel bir öğreti. Gönderinizdeki içtenlik ve derinlik için teşekkür ederim. Kalbimizi selamlamaktan başka bir şey demem gerekmez.
Çok teşekkür ederim kıymetli yorumunuz ve destekleriniz için. Eksik olmayın… Bir yazar için en önemli şey okuyucunun yazı içinde kendini bulmasıdır. Ne mutlu bize…
Harika!
Çok teşekkür ederim, Sağolun.